Adem ve Jaycee bu seneki ilerye dönük transferlerimizden ikisi. Jaycee'nin takıma katılışı çok sevilen Youla'nın takımdan ayrılışı sonucu gerçekleşmesi adeta şans oldu bizim için. Çok yakından tanınan bir isim olmamasına rağmen, jeneriklik hareketleri ile aa bu o adam mıymış dedirtti çoğuna. Böyle olunca daha iyi anlıyor taraftar, transfer nasıl zorlu bir işmiş. Oturduğumuz yerden nasıl gelmiyor transferler diye atıp tutarak eleştiriyorsak, işte böyle sevilen ve başarılı oyuncuları takıma katmak da o kadar zor oluyor. Tabi, taraftarlık cefa çekmek olduğu için gelip biz de taraftarlık yapıyoruz deme lüksümüz yok. Zaten Eses taraftarının böyle bir şey demeyeceğini de biliyorum. Her neyse...
Adem Sarı transferimiz tam bir muammaydı aslında, 'çoğuna göre'. Gurbetçi popülaritesine uyan Eses demişlerdi medyada. Evet biz de İstanbul medyasına hemencecik inanırız ya, bir anda ne yapacak bu adam şimdi deyiverdik... Siz öyle sanın. Transferlerimizi öylesine iyi ellerden planlıyoruz ki, potansiyeli olmayan oyuncular zaten takımdan bir bir dökülüyor. Özellikle Rıza hocayla potansiyelini doruğa çıkarcak bir Adem'i düşünemiyorum. Bunu görmemek zor. Yine de hala flaş isim olarak medyada yer buluyor Adem. Düzenli bir ilk 11'e kavuşamaması tabi bunun sebebi. Elbette ki hak etmediği anlamına da gelmiyor bu. Belki de en çok hak edenlerden biri. Dedim ya Rıza hocanın ellerinde yetişmesi yetecek Adem için. İlk 11'i öylesine dert etmediğini biliyorum.
Diğer yandan Adem medyadaki tavırlarıyla da Eses taraftarının kalbini çoktan fethetti. İşte böyle yürekli, 70'lerde nasıl zevk alarak, taraftara zevk yaşatarak futbol oynayan bir Eses varsa, Adem de böylesine bir mentalitede. Bizim için her zaman yeri ayrı olacak (Keşke Koray'ı da böyle sevesbilsem). O dese bile ben Eskişehir'de parladım, burada kalacam, biz seni Avrupa'ya göndermek isteriz, bizi, Esesi orada daha iyi temsil edersin diye... Emin ol taraftar hep arkadandır...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder